ALEVİ ŞİİRLERİ

Şiirler Köşesi

bu yolda hak davasi
verendir pir ali baba
haksiz olanlara karsi
durandir pir ali baba

hurafeye boyun egmiyor
yalana dogru demiyor
yol atindan inmiyor
sürendir pir ali baba

haldas olam halina
yoldas olam yoluna
bu yolun sirrina
erendir pir ali baba

Deli Devriş

Şaraba ibadet
Sırtımı dayadım bir cami duvarına...
Elimde bir şişe şarap ...
Allahım sana sığındım tüm Allahsızlığımla...

Dilimde büsbütün bir sitem eşe dosta...
Bu ne gam bune nebiçim tasa...
Yağmasın yağmurun ıslatmasın beni...

Sende çek ellerini üzerimden
Senden doğmadım sana dönmeyeceğim.

Sende kalsın musalla taşın...

Onursuz kadırımlara göm beni..

Şerefsizliği sıfat edinmiş insanlarına...
Beni anlamayan ibadetlerine küfür say bu halimi...

Her yazı arnımda yazılıysa demek ki sen yazdın bu rezil halimi


Afettme beni, ben hiç affetmicem çünkü seni...
 

D-E-V-R-I-M

Yezit'e lanet

Ben Kızılbaşım

Yanıyorum dört yanım ateş
Sivas’ta semah dön döne on binlere karşı otuz beş
Dersim’de deyis söyleye söyleye binlerce kez
Zalimin ateşinde binlerce yanıp çoğalıyorum...

Ben Kızılbaşım

Dara dururum hak divanında
Pir Sultan olurum kadı huzurunda
Şeyit Riza olurum efendiler katinda
Ben Kizilbas evladı kerbelayım
Zalimin ateşinde binlerce yanıp çoğalıyorum…

Ben Kızılbaşım

Kızıbas demiş bana gidi yezit
Önünde bas eğmediğim it oğlu it
Tarih olsun ki bana şahit
Ben kızılbas evladi kerbelayım
Zalimin ateşinde binlerce yanıp çoğalıyorum…

Ben Kızılbaşım


Erenler dilinde türkü olur söylenirim
Bin defa kerbelada kum olurum
Susuz kalır divane olurum
Kellemi ortaya koyup yezide nalet okurum
Zalimin ateşinde binlerce yanıp çoğalıyorum
...

Ben Kızılbaşım

Sesim çığlık çığlık faşiste etmem kulluk...
Bin yanar binbir anadan doğarım...
Ali den geldim Pir Sultan Abdal askina semah dönerim ...
Zalimin ateşinde binlerce yanıp çoğalıyorum...
 

D-E-V-R-I-M

 

ALEVİ CANLAR

BURASI ÜST ÜSTE GÖMÜLENLER OVASI
ZAMANI SORARSAN KARANLIĞIN YARISI
BENİ DÜN DAĞLARDA GÜL EKERKEN VURDULAR
UZATTILAR SONRA İKİ TAŞIN ARASI

ÜST ÜSTE VURULDUK BİRER KIRMIZI GÜLDÜK
ŞEHİRLERDE KIRLARDA DAĞLARDA HEP BİZ ÖLDÜK
DELİK DEŞİK OLDU MERMİLERLE BAĞRIMIZ
SORUYORUM SİZE BİZ NE KADAR ÇOK ÖLDÜK

BURASI ÜST ÜSTE GÖMÜLENLER OVASI
SAĞIM KÖR ENGEREK SOLUM KARTAL YUVASI
KARLI YORGANIMDA KANLI POSTAL İZLERİ
TOPRAĞI ÇÜRÜTMÜŞ CİGERİMİN YARISI


ÜST ÜSTE VURULDUK BİRER KIRMIZI GÜLDÜK
ŞEHİRLERDE KIRLARDA DAĞLARDA HEP BİZ ÖLDÜK
DELİK DEŞİK OLDU MERMİLERLE BAĞRIMIZ
SORUYORUM SİZE BİZ NE KADAR ÇOK ÖLDÜK

DENİZ GÜL
 

BEN ATAISTIM DIYEMEZMIYIM

Ninemin ezgin nini"sindeyim
Ezilmisligin yanik sesindeyim
Dolu vurmus gül bahcesini
Dostumun yanindayim

Yasaklanmis Toplumun
Ataist cocuklari,
Atalariniz in isyanina duyarliliginiz
Yezitlikle mükavatlandiriliyor

Bunlar böyle vurdum duymaz olursa
Katliniz vacip buruguna boyun egerse
Ilim Irfan bildigini ögretemezse
Ben atasitim diyemezmiyim?

Kurban alip ceme girebilirmiyim
Kendi dileklerim icin cana kiyabilirmiyim
Gösterimlik gömlegi giyebilirmiyim
Özümdeki kizilik varken

Ask atesi gönül secmez
Muhabbet dolusun icen kandirmaz
Yürekte yanan ceragi sönmez
Özü sözü ikrar olan ikrar verme geregi duymaz

Dedemin gözyaslari sinemdeyken
Hüseyine halen aglarken
Beklediginiz Ali gelmezken
Ben atasitim diyemezmiyim?

Fadik koc 09.10.06
 

hak ehlinin gercek dostu
can ezeli can ezeli
gerceklere hizmet kasti
can ezeli can ezeli

senlik benlik yoktur özünde
manalar derindir sözünde
yürür ask ile yolun izinde
dost ezeli dost ezeli

hem ozandir hemde yazar
ilim ve bilim bahcesinde gezer
hakikat deryasinda yüzer
bilge ezeli bilge ezeli

deli dervisim size olan bu sözüm haktir
dört kapiya gönül veren gönlü paktir
hak meydaninda sizi anlamayan ahmaktir
pir ezeli pir ezeli

Deli Devriş

İÇİMİZDEKİ YEZİTLER

- Sağlık işçisi (doktor) olan birine-

Ehli haktan zerre bilgisi yokken
Aniden alvi yandaşı oldu
Edeple erkanla ilgisi yokken
Hak ehli canların dindaşı oldu

Zülümlere boyun bükerek susan
Yezidi gördükçe korkarak pusan
Fırsatı buldukça kinini kusan
Kan döken zalimin kandaşı oldu

Şimdi başımıza oldu sorumlu
Mesleği doktordur kendi kurumlu
Kafası karışık dili yorumlu
El ele el hakka sondaşı oldu

         EZELİ DOĞANAY

İslam Cihat ile doymuyor kana
Karıncaya dahi kıymayan biziz
El ele el haka deyip bu yana
Küfürü kibiri duymayan biziz

Kendini bilirsen bilirsin hakkın
Hak görmek istersen insana bakın
Ben İslamım deyip dolanma sakın
Camii’ye mescide uymayan biziz

Gönülde çıktık biz Musa tur’una
Aşk ile yandık can Mansur narına
“Farz” deyipte Arapların karına
Hac diyerek insan soymayan biziz

Derisi yüzülen Halac Mansura
“Enel Hak” dedikçe hep geldi sıra
Artık yüreğimiz durdu nasıra
Can içinde can’a doymayan biziz

Geyikli Babayla pir Ebul Vefa
İşi gücü gönül hoş ile sefa
Hep bize mi düşer bu payda cefa?
Kısas’a kısası koymayan biziz

Baba Resul ile Baba İlyas’ı
İshak’ın yürekten gitmiyor yası
Serezli Bedreddin insanın hası
Bu uğurda serden caymayan biziz

Şah’ça çarpan yürek şu Celaliler
Halk aşkına diyip coşa geldiler
Onlara da “katli helal” dediler
Milimce bu yoldan kaymayan biziz

Hele Pir Sultan’ ın yurdu Sivas’a
Her tarafı sardı baykuş yarasa
Aldı yüreğimi bir garip tasa
O dostun zülfüne deymeyen biziz

Her gün katlimize yenisin ekler
Köşe başlarında fırsatı bekler
Ateşte semaha durdu yürekler
Kaç can verdik bilmem saymayan biziz

Maraş’ın katili şimdi kahraman
Hep onlardan yana dönüyor devran
Müslüman dedikçe öldük her zaman
Zalimlere boyun eymeyen biziz

İslamiyet yokken bizler var idik
Ele bele dile daim yar dedik
Ain-i Cemlerde duran dar idik
Ulu ortalığa yaymayan biziz

EZELİ’ yim insan ayım, güneşim
Ocakta yanıyor kutsal ateşim
Müslüman değiliz bizler kardeşim
Gaflet uykusundan ay’mayan biziz

         EZELİ DOĞANAY

GAFIL

Yeryüzünde bir türlü yer bulamaz
Şam'ı begenmeyen şeker bulamaz
Yalayacak parmagı sokar bulamaz
Arabı yerip kimseyi begenmez gafil


Batılılaşma dedi battı da gitti
Kuyruk sallayıp önüne yattı da gitti
Limanın yanında üssü sattı da gitti
Cöpü görür mertege deginmez gafil


Kendini yönetemeyen cihana yönelir
Tavanin dibini yalar sahana yönelir
Gücü Coniye yetmez sana yönelir
Burnu bokta cıkıp ögünmez gafil


Barbarlıktan ceteligi gösterir ibreler
Ilaçlanmayı bekliyor kokuşmuş gübreler
Bir kuruş meteligi utanmadan ezberler
Sapkası önünde kendisi egilmez gafil


Ortaasyadan gelmis kopa kopa
Sırtında inmezken tarihi sopa
Anası semerli kendisi sıpa
Hayvandan insan dogulmaz gafil


Itlerin soyundan degil mi kurt
Köpeklikle yönetilir mi yurt
Icine gecmis aclıktan avurt
Kımız diye köpek sagılmaz gafil


Suç evrensel bir kavram degil mi
Yagmacılık kitapta haram degil mi
Adalet dedigin yüce kuram degil mi
Suçlu var suçluyu yargılamaz gafil


Zaman mi ters insan mı ters
Parmagı göze sokuyor Antires
Medeniyet icin en iyi adres
Aransa bile senin icin bulunulmaz gafil

 

Antires

MAHZUNİ,Yİ ANARKEN!

Afşin Berçenekte geldi dünyaya
Pir Sultan yolunda yürüdü gitti
Baş eğmedi zalim ağaya beye
Hacı Bektaş ile yürüdü gitti

Elbistan ovası sesini tanır
Bizlere olmuştun haklı bir onur
Hınzır paşa zalim karşıda durur
Baş eğmeden ona yürüdü gitti

Nurhak dağlarının gülü mahzuni
Ceyhan taşmış akar seli mahzuni
Mazlumun sesiydi dilli mahzuni
Mazlumun yolunda yürüdü gitti

Maraş Çorum Sıvas yasta ağlıyor
Boynu bükük kaldı munzur ağlıyor
Dersimliler her an her gün arıyor
Hozatlı Hızırla yürüdü gitti

Binboğa dağları arıyor seni
Her gelip geçende soruyor seni
Bu dağların yiğit aslanı hani
Çukurovalara yürüdü gitti

Pirlerin sesiydi erenler sazı
Şairin diliydi kalemde yazı
Daima gerçekti mahzuni özü
Zalimin üstüne yürüdü gitti

Mahzuni mazluma önder insandı
Sıvas madımakta ozanlar yandı
Kalender saygıyla sizleri andı
Akarsular ile yürüdü gitti

25.05.2006 Kalender ŞAHİN
BU DÜZENİN YOBAZLARI 

Kadınları kapatırlar 
Bu düzenin yobazları 
Türbanı bir hak sanırlar 
Bu düzenin yobazları 

Cennet için can alırlar 
Kan dökerek din alırlar 
Günah satar cin alırlar 
Bu düzenin yobazları 

Kara kara sakalları 
Karartırlar akılları 
Muaviye çakalları 
Bu düzenin yobazları 

Allah Ekber dillerinde 
Kanlı bıçak ellerinde 
Gezer arap çöllerinde 
Bu düzenin yobazları 

Şeriatı hak bilirler 
Hakikati yok bilirler 
Anlamazlar çok bilirler 
Bu düzenin yobazları 

Galayandır şıltakları 
Kandırırlar kaltakları 
Kuşanırlar kalpakları 
Bu düzenin yobazları 

Yağ tulumudur derisi 
Cehennemin zebanisi 
Çağımızın yüz karası 
Bu düzenin yobazları 

Ozan Safak Altun Mai/2006
BU KERVAN 

Sevgidir elimizde 
Bu kervan nice kervan 
Hakikat dilimizde 
Bu kervan yüce kervan 

Enelhak dinimize 
Yakışır şanımıza 
Mansurdan günümüze 
Bu kervan koca kervan 

Dolup coşanlar oldu 
Bendin taşanlar oldu 
Yolda düşenler oldu 
Bu kervan acı kervan 

Ol cana kıyanlara 
Yalan söz diyenlere 
Kul hakkın yiyenlere 
Bu kervan öcü kervan 

Erenler dergahında 
Gül yeşerir bağında 
İlim irfan çağında 
Erişir güce kervan 

Semahta çalınan saz 
Gerçeğe yönelen yüz 
Erenler gece gündüz 
Sana duacı kervan 

Sevdanla yaşıyorum 
Od’unda pişiyorum 
Bin yıldır taşıyorum 
Başımın tacı kervan 

Ozan Safak Altun Mai/2006
MADIMAK 

İki temmuz derin yara 
Yobazın kin kusmasıdır 
Ankaranin yüzü kara 
Sesiz durup susmasıdır 

Devlettir tezgahı kuran 
Dost görünüp gizli vuran 
Köşe kapıp sinsi duran 
Söyle bu neyin nesidir 

EZELİ bekle gün gele 
Dayan yürek dayan hele 
Uzaklardan gelse bile 
Umudun ayak sesidir

EZELİ DOĞANAY
1. SEVGİ TOHUMU
Mezardan beşiğe uzanan yolsun
Bırakma tez elden güllerin solsun
Yürekteki tarla hep ürün verir
Yeterki sevgiden tohumun olsun

2. AŞKIN ŞARABI Getir saki getir
doldur şarabı Biz ondan öğrendik erken
edabı Boş kalınca kadeh acı çekiyor
Herdem dolsun taşaın bu aşkın kabı

3. SÜPHE ETMELİ Gönül goncasından
el çekmemeli Ne Ferhat çıldırmış ne
Mecnun deli Gönül deli değil düşünce aşka
Aşkı tatmayandan şüphe etmeli

4. DİNSEL YASAK Kimin için töreler
bunca anane Ben benden başlarım bundan
sana ne Günah dediğin dinsel yasak değil
mi? Dine inanmıyorum öyle ise bana ne

5. YOBAZ Gönül istiyorsa ben neden
edem naz İnzivaya çekilmek neden?
Varken saz Harama halale bu can karar
verir Senin bildiklerin sana kalsın yobaz

6. GERÇEĞİ GÖRMEZ Herbir şeyden
yoksun kendin mutlu sanır Kuş dedinmi
yalnızca kargayı tanır Bu dünyada yaşıyor
buna inanamaz Öte dünya diye hayale inanır

7. ALLAH ŞAHİT Çalanlar çırpanlar hep
yaşarlar gani Hak diyenler için neden dünya
fani Haksıza haklıya Allah şahit deriz
Hiçte şahitliğini görmedik hani

8. AŞK DALGASI Aşk olmazsa kanayan
gözeler kurur Aşkla dalga sahile sınırsız vurur
Ten tene değmeden hiç aşkmı olurmuş
Gerisi laf u güzaf söylenir durur

9. CAHİLİN GAFI Cahil söz dinlemeden
ortaya atlar Göz yumuldukça ona hatasın
katlar Yumurta yumurtaya deydiği zaman
Biri kırılırsa diğeride çatlar

10. NEYE YARAR Güneş doğarmı hiç
vakti dolmayınca Bak şafak atmıyor yıldız
solmayınca Yokuşu görünce korkupta ürkme
Gündüz neye yarar gece olmayınca

11. GEÇER Her gelen dünyaya dururda
geçer Ömür çiçekleri kururda geçer
En büyük düşmanın zamandır senın
Gün gelirde seni vururda geçer

12. GENÇLİK Dayanmaz bir engel
gençlik seline Tuz buz eder ne geçerese
eline Yaşlılıkta gönül çırpınır ama
Elekle su taşır ömür gülüne

13. DÜNYA Kimbilir kaç milyar
yıllıktır tenin Hadı hesabı yok gelip
gidenin Biz gelmeden önce neyin eksikti
Biz gidince neyin eksilir senin

14. YAŞAMIN İSPATI İster yüzyıl yaşa
ister yüzeli Başında hep eser ecelin yeli
Bir iz bırakmadan göçüp gidenler
Yaşadılarmıki nereden beli

15. ZAMAN Zaman hırsız olup ömrün
çalmazdı Bağına bahçene hoyrat dalmazdı
Seni senden alan gerimi verir
Verse idi seni senden almazdı

16. ROLLERİMİZ AYRI Madem
canın cana yoktur bir hayrı Kınamasın
kimse kimseyi gayri Hayat bir tiyatro
sahnesi gibi Hepimizin rölü ayrıdır ayrı

17. SEVGİDEN ÖTESİ YALAN Gününü gün
eyle o kardır kalan Zaman geçip ömrün etmeden
talan Sevda denen bela binkez hoş gelsin
Sevgiden ötesi yalandır yalan

18. ARİFLER Faydası ne adres sorsan
bir köre Kendin aldatırsın göz göre
göre Arifler söz bilir kamil söz tartar
Ondandır yüzleri düşmüyor yere

19. EREK Az konuş öz konuş fazla ne
gerek Menzil alınmıyor boş söylenerek
Dili keskin olup eli hastanın
Yaklaşamaz ona yaklaşmaz erek

20. VESSELAM Okudum dört kitap
gördüğüm selam İşe yaracak yoktur tek
kelam Bu dünyada içki yasak ahrette
Şarap ırmakları akar vesselam

21. YAŞAMANA BAK Karanlığa kızma
bir mumda sen yak Hak haktadır haksızlıkta
olmaz hak Şu ömür dediğin sayılı gündür
Çabuk gelir geçer yaşamana bak

22. KIRK YAMA Güzel olan daim
sevilir ama Çirkini salmışsın kedere
gama Mademki her şeyi yaratan sensin
Neden bu işlerin böyle kırk yama

EZELİ DOĞANAY

BİR KADEH ŞARAP

-Alevilik Müslümanlıktır diyenlere-

Biz namaz kılmayız, oruç tutmayız
Nasıl Müslüman’ız anlamadım ben
Kabemiz insandır Hac’ a gitmeyiz
Nasıl Müslüman’ız anlamadım ben

Üç aylar beş aylar vız gelir bize
Ömrümüzde bir gün gelmedik dize
Aleviler size diyorum size
Nasıl Müslüman’ız anlamadım ben

Arada duyarız gelmiş ramazan
O bizden biz ondan uzak her zaman
Hulle’ye uymayız gelse de ferman
Nasıl Müslüman’ız anlamadım ben

Ehli kamil canda öze dalarız
Aşkın deryasına gemi salarız
Şah avazı deyip sazı çalarız
Nasıl Müslüman’ız anlamadım ben

Ezeli’yim böyle emretmiş yarab
Hak kelamı saklar bir kadeh şarap
Özümüz dardadır bedense turab
Nasıl Müslüman’ız anlamdım ben

Ezeli Doğanay 5 Nisan 1992. Berlin
YOBAZ

Senin kal-u belan var ise yobaz
Bilesin benimde vicdanım vardır
Hakka yağ çekmeye kılarsın namaz
Benim hakla ortak bir yanım vardır

İlim irfan diye zehir saçarsın
Hülle diye helalından geçersin
Sen hakkı sevmesin halktan kaçarsın
Onu mihman eden mekanım vardır

EZELİ karşımda eriyen karsın
Sazın kuyruğunda şeytan ararsın
Bilmem ki ya sen ne işe yararsın
Senin ellerinde hep kanım vardır

EZELİ DOĞANAY
KOKU

Kaybolmuşsun Zeki Emmi
Sen İslam’ın kokusunda
Öncü dediğin Araplar
Orta çağın uykusunda

Nakarat:
Zeki emmi Zeki emmi
Gel boşa geçirme demi
Yükün ağır yolun uzak
Su aldıkça batar gemi

Kurt kuzu postuna sindi
Bunca çaban neye şimdi?
Sivas’ı yakanlar kimdi?
Hangi eldi arkasında

Nakarat:
Uyan, uyan Zeki emmi
Gel olma zalimin yemi
Temiz çeşme suyu varken
Kim neyler kirli Zemzem’i

Ezeli can alevidir
Yüreği sevgi evidir
Tüm insanlığa sevidir
Enel Hak var yakasında

Nakarat:
Gel hele gel Zeki emmi
Bırak bir tarafa kemi
Madem Alevisin gardaş
Senin neyinedir camii

EZELİ DOĞANAY

Not: Alevilerin tek ibadet yeri Camii'dir diyen M.Zeki'ye.
YENİLMEZLİĞN TÜRKÜSÜ

Onlarca uygarlığın 
Milyonlarca canın 
Doğurgan anası Anadolum 
Yarmak istedim tarihini 

Bir baştan bir başa 
Uygarlıklarına giden yolun 
Toprağını tırnaklarımla eşeledim 
Bulmak için Şeyh Bedreddini 

Torlak Kemal’i, Börklüce’yi 
Tipiyeboranaboğulmuş gündüzler 
Soğuk ayaz geceler yaşadım 
Tarihin sayfaları arasında 

Yüreğim okyanus gibi 
Dalgaları bedenimi yırtarak vuruyor sahile 
Beyaz güvercinler uçurmak istedim 
Bütün evrene 

Her elimde onlarca, binlerce 
Hacı Bektaşı anarak 
Düşüncesinin ufkunda 
Karanfiller bitiren Hacı Bektaşı Sonramı? 

Doğa savaşımında üstün gelmiş 
Kırmızı Güller gördüm 
Adına İlyas denen adına 
İshak denen adına Şah Kulu denen 

Hepsi de mis kokulu taze ve gonca idiler 
Halkça çalışır hakça bölüşür bolca idiler 
Sonramı? 'Pir Sultanı tanıdım 

Bir kızıl ışık gibi düştü yüreğimin derinliklerine 
Taşıdım günümüze sevdasını 
Dilden dile, gönülden gönüle 
Bir dost selamı gibi Bir yenilmezliğin türküsü gibi 

EZELİ DOĞANAY
 21 Haziran 1985. İzmir
-Gerçek Müslüman Biziz Diyenlere- 

BİZ KİMİZ?

İslam Cihat ile doymuyor kana
Karıncaya dahi kıymayan biziz 
El ele el haka deyip bu yana 
Küfürü kibiri duymayan biziz 

Kendini bilirsen bilirsin hakkın 
Hak görmek istersen insana bakın 
Ben İslamım deyip dolanma sakın 
Camii’ye mescide uymayan biziz 

Gönülde çıktık biz Musa tur’una 
Aşk ile yandık can Mansur narına 
“Farz” deyipte Arapların karına 
Hac diyerek insan soymayan biziz 

Derisi yüzülen Halac Mansura 
“Enel Hak” dedikçe hep geldi sıra 
Artık yüreğimiz durdu nasıra 
Can içinde can’a doymayan biziz 

Geyikli Babayla pir Ebul Vefa 
İşi gücü gönül hoş ile sefa 
Hep bize mi düşer bu payda cefa? 
Kısas’a kısası koymayan biziz 

Baba Resul ile Baba İlyas’ı 
İshak’ın yürekten gitmiyor yası 
Serezli Bedreddin insanın hası 
Bu uğurda serden caymayan biziz 

Şah’ça çarpan yürek şu Celaliler 
Halk aşkına diyip coşa geldiler 
Onlara da “katli helal” dediler 
Milimce bu yoldan kaymayan biziz 

Hele Pir Sultan’ ın yurdu Sivas’a 
Her tarafı sardı baykuş yarasa 
Aldı yüreğimi bir garip tasa 
O dostun zülfüne deymeyen biziz 

Her gün katlimize yenisin ekler 
Köşe başlarında fırsatı bekler 
Ateşte semaha durdu yürekler 
Kaç can verdik bilmem saymayan biziz 

Maraş’ın katili şimdi kahraman 
Hep onlardan yana dönüyor devran 
Müslüman dedikçe öldük her zaman 
Zalimlere boyun eymeyen biziz 

İslamiyet yokken bizler var idik 
Ele bele dile daim yar dedik 
Ain-i Cemlerde duran dar idik 
Ulu ortalığa yaymayan biziz 

EZELİ’ yim insan ayım, güneşim 
Ocakta yanıyor kutsal ateşim 
Müslüman değiliz bizler kardeşim 
Gaflet uykusundan ay’mayan biziz

Ezeli DOĞANAY

VAR 

Bizi bizden  sorun bizden öğrenin 
Görün nice derde dermanımız var 
Bizden  çıkar  teni  aşkla yoğuran 
Bundan boynumuzda fermanımız var 

Can bizde delildir,biz de talada 
Gözümüz yok bizim cennet alada 
Yobaz hesap versin kal-u bele da 
Bizim aşkla dolu  meydanımız  var

Biz İslam değiliz kılmayız namaz 
Hakkı zikrediyor çaldığımız saz 
Kem söz sahibine aittir yobaz
Kızılbaşlık gibi unvanımız var. 

Gönüllerden ayrık otunu yolduk 
Alemi seyrettik zerreye dolduk 
Hakkı hak da bulduk, hakla hak
olduk Yücelerden yüce seyranımız var.

Hakkın didarında bulmayız keder 
Devr-i don’da ölüm eylemez heder 
Bulsa nice Şahlar Nuhlar yok eder 
Bir kadeh de yüz bin tufanımız var 

Dört anasır vardır can gözemizde 
Hakkı  aramayız  yokuşta düzde 
EZELİ ebedi o vardır özde Arap 
dan olmayan merdanımız var. 

Ezeli DOĞANAY
1.Mayıs. 1993
 TÜÜÜÜÜ YÜZÜNE !!!!!!!!!!!!!

AH PARA ** AH ** AH!!!
DIRIYI ÖLDÜREN **
ÖLÜYÜ AYAGA KALDIRAN PARA AH AH!!
KIMINE KIBLESIN KIMINE ALLAH
KÖR`E BASTON, KEL´E KÜLLAH
ÖMÜR BILLAH
ETMEZ EY VALLAH
SENI TANIYAN


MANYAK EDIP MANI'YI
BEHRAM GIBI CANIYI
HÜKÜMDAR ETTIN
AH PARA AH AH

BIR ADIN SEYTAN
BIR ADIN ALLAH

INANDIKCA SANA
TÜKÜRMEM GELIYOR INSANA

TÜÜÜÜÜÜÜ YÜZÜNE PARA
TÜÜÜÜÜÜÜÜÜ INSAN
ANLAMAZSAN


YINE TÜÜÜÜÜ YÜZÜNE
NE LAFINA NE SÖZÜNE
INANILIR
HEP YANILIR

O KÜCÜK INSAN

SEN BÜYÜDÜKCE
KÜCÜLÜR INSAN

TÜÜÜÜÜÜÜÜÜ YÜZÜNE


ANTIRES
17.4.2006

Varsa güzel bir sesin ötersin turnalar gibi
Dantel örersin köpükten nehir kıyılarına
Beyaz ellerin parmaklarında zümrüt görürsen
Karanlık kuyuların diplerine düşsün güneş ışığı
Sesin duyulsun eriyip gitmeden

Kılıf olmasın yüreğin apoletlinin süngüsüne
Sesi yitik balık gibi yüzme kovan aralarında
Visne bahcesi görsünler duru dudaklarında
Karanlık kuyuların diplerine düşsün güneş ışığı
Sesin duyulsun eriyip gitmeden

Gömülür kendi benliğime kanun sesinde seni ararcasına
Ebediliğe varıp siirli zambaklar bırakırım duvar arkasın
Koy ellerini cenemin altına çığlıklarını turnaların
Sesini arayayım yitik balıklarda
Dem çeksin kumrular alic gölgelerinde
Karanlık kuyuların diplerine düşsün güneş ışığı
Sesin duyulsun eriyip gitmeden

ANTiRES 5.12. 98


ALEM ZiHiNLE ANILIR
KELAM KALEMLE YAZILIR
SEN ONU iLAHi BiLiRSiN
OYSAKi O SENDE BULUNUR


ANTiRES

ZAMAN DEĞİŞTİ!

Öyle bir zamana, hallere kaldık
Tanrıda değişti, kulda değişti
Yürürken yollarda şaşırdık kaldık
Yolcuda değişti, yolda değişti

Anlamı kalmadı, koşarız boşa
Kullar tanrıyımder, diyesin haşa
Tanınmıyor gayri, bey ile paşa
Beylerde değişti, Paşa değişti

Lalazar bahçesi, kokmuyor gayri
Menekşe sümbüller açıyor ayri
Çiçeğin, güllüne, yoktur bir hayrı
Çiçekler değişti, güller değişti

İtibar görüyor yalanla dolan
Emekçi aç gezer, tok gezer çalan
O mahsum sevgiler olmuş bir yalan
Sevgiler deyişti, seven değişti

Saygıda kusuru işler olmuşsuz
Doğruyu diyeni taşlar olmuşsuz
İnançsız imansız, kullar olmuşuz
İnançda değişti, iman değişti

Anneyi, Babayı, tanımaz evlat
Rezil rüsvah olmuş, şimdilik hayat
Yeniler cahildir, eskiler bayat
Eskide değişti, yeni değişti

Anlatmak istedim, size gerçeği
Kalender yanıyor, kanar yüreği
Son günümden olsun kazma küreği
Kazmalar değişti, kürek değişti

12.04.2006 Kalender ŞAHİN

KANLI SIVAS!

Hasret koydular canlara
Yaktılar sivas elinde
Lanet olsun yakanlara
Astılar sivas elinde

Kanlıdır sıvasın düzü
Devletinde kirli özü
Kırıldı pirlerin sazı
Çalmıyor sıvas elinde

Yobazlar yaktı canları
Akıttı mazlum kanları
Pir sultanı sevenleri
Yaktılar sıvas elinde

Her dönemde hınzır paşa
Karga olup döndü leşe
Düşermi kardeş kardeşe
Düştüler sıvas elinde

Edibe sulari darda
Asef bazericiler nerde
Pir sultanlar doğru yolda
Asıtılar sıvas elinde

Nesimi Gültekin canı
Akarsuyum nerde hani
Gelir bir gün hesap günü
Kalender sıvas elinde


Kalender ŞAHİN

DÖNEN DÖNSÜN BEN DÖNMEZEM?

Yiğitlere sözüm vardır
Dönen dönsün ben dönmezem
Hakikatlı özüm vardır
Dönen dönsün ben dönmezem

Ağır bedeller vermişiz
Zülüm işkence görmüşüz
Zalime karşı durmuşuz
Dönen dönsün ben dönmezem

Pir sultanın soyundayız
Denizlerin suyundayız
Mazlumların yolundayız
Dönen dönsün ben dönmezem

Dara giderken haykıran
Sephaya tekmeyle vuran
Sevda olduk buram buram
Dönen dönsün ben dönmezem

Kerbelada Hüseyinim
Kızılderede Mahirim
Baş eğmeyen Bedrettinim
Dönen dönsün ben dönmezem

İşkencede Kaypakkaya
Yürüdük bu yolu yaya
Toprak olduk hasret suya
Dönen dönsün ben dönmezem

Diyarbekirde direndik
Dört can ile bizde yandık
Yürüyoruz sanma döndük
Dönen dönsün ben dönmezem

Madımakta yanan bizdik
Semahlara dönen bizdik
Derviş olup köy köy gezdik
Dönen dönsün ben dönmezem

Verdik nice canımızı
Akıttılar kanımızı
Kusacağız kinimizi
Dönen dönsün ben dönmezem

Boyun eğmedik cellada
Zindanlarda yata yata
Kalender son nefer olsa
Dönen dönsün ben dönmezem

17.12.2005 Kalender ŞAHİN


SİVASTA SİLAHLAR NERDEYDİ BEYLER

Kurşuna dizdiniz masum canları
Sivas'ta silahlar nerdeydi beyler
Akıttınız al kırmızı kanları
Sivas'ta silahlar nerdeydi beyler

Git gide bozuldu sizin yapınız
Sağcılara desteksiniz topunuz
Bizim için silahınız copunuz
Sivas'ta silahlar neddeydi beyler

Alevi canların yeri arandı
Gözünüz önünde kahve tarandı
Gerici yobazdı yakan vurandı
Sivas'ta silahlar nerdeydi beyler

Size vur emrini kimler veriyor
Kadın kız demeden halkı tarıyor
Kamuoyu merak edip soruyor
Sivas'ta silahlar nerdeydi beyler

Laikleri savunmuyor bu düzen
Şeriat ülkenin temelini kazan
Diri diri yandı ozanla yazan
Sivas'ta silahlar nerdeydi beyler

Gazi mahallesi kan gölü oldu
Bir yanı kayıpta çoğuda öldü
Hastahanede yer yok yaralı doldu
Sivas'ta silahlar nerdeydi beyler

Tunceli'nde belli köyler yanıyor
Günbe gün artıyor yare kanıyor
Dünya alem bütün sizi kınıyor
Sivas'ta silahlar nerdeydi beyler

Keller meydan aldı maskeniz düştü
Sizin yaptığınız haddini aştı
Yeter artık beyler sabrımız taştı
Sivas'ta silahlar nerdeydi beyler

Omuzuna bastı otele çıktı
Senden destek aldı canları yaktı
Gördüm mahkemeyi başına yıktı
Sivas'ta silahlar nerdeydi beyler

Hüseyin Gazi'yim tanıdık sizi
Sazlar susmayacak vursanda bizi
Kör değil bu halkın görüyor gözü
Sivas'ta silahlar nerdeydi beyler.

Hüseyin Gazi Metin

KARDEŞLİKMİ OLUR!

Bunca yıldır asıp kesen siz iken
Ölümler içinde kardeşlikmi olur
Bunca memlekette öten siz iken
Hakkı yok sayılan kardeşlikmi olur

Büyük kardeş bilip kusur etmedik
Gerçeği yok sayıp yalan gütmedik
Bankalar batırıp yurdu satmadık
Açlık yoksullukla kardeşlikmi olur

Alevi yok deyip asıp kestiniz
Nerde kürt var ise ona kastınız
Ermeni Süryani köy köy bastınız
Zülümler içinde kardeşlikmi olur

Devlet geleneği olmuş katliam
Tek vatan tek bayrak birde bir imam
Bunca işkenceyi gördüğüm zaman
Can pazarındada kardeşlikmi olur

Ülkede hırsızlar sürüyor sefa
Emekli emekçi çekiyor cefa
Bu gidişle bize olmaz bir vefa
Adaletsiz yerde kardeşlikmi olur

Aydınları yakıp asan siz iken
Halkları yok sayıp satan siz iken
Alime işkence yapan siz iken
Böylesi zalimle kardeşlikmi olur

Üniter dediniz mishaki milli
Lal eylediniz konuşan dilli
Perişan durumda halkımın hali
Bu kadar dengesiz kardeşlikmi olur

Saldınız sürüye nice kurtları
Bal eylemez oldu eldeki arı
Susmaz oldu gayri kürdün hawarı
Çığlıklar içinde kardeşlikmi olur

Kanayan yara var her gün kanıyor
Şehir Kasabalar köyler yanıyor
Sürgünlerde Nazım, Ahmet, ölüyor
Yılmazlar yok iken kardeşlikmi olur

F tipleri doldu hak arayanla
Bu iş böyle gitmez durda bir anla
Ümitler yeşersin gelecek günle
Dünkü karanlıkla kardeşlikmi olur

Kalender söyledi feryat eyledi
Çığlığı yükseldi dağları deldi
On üç yıl olduda sürgüne geldi
Bu sürgün halimle kardeşlikmi olur

11.12.2005 Kalender ŞAHİN


Bak su dünyaya ki paldir küldür dönüyor
Kimini omuzunda tasiyip kimine biniyor
Her gün basini yolurken ay, günes gülüyor
Insanla oynadigi oyuna da zaman diyorlar


Güclü olan ayi gibi binip gücsüzün srtina
Esiyor zehir gibi ayazlar yakiyor firtina
Kimini tekmeleyip vuruyor kasigina partina
Niye vuruyorsun demeyip de aman diyorlar


Amerikan dizileriyle herkes oynuyor Ceyyar
Kimisi yerli kaliyor kimisi geziyor seyyar
Fazla anlamamlari icin yapiyorlar ince ayar
Felegin attigi kaziga da kocaman diyorlar


Gözünü dünyaya acan bas bas bagirip agliyor
Icini burkuyor insanin yüregini dagliyor
Derdi caresiz kilip ölüme olanak sagliyor
Su meredin yaptigi is'e de derman diyorlar

 

Ula oglum ele bakip gülecegine kendine dön
Kafa diye tasidigin kafa degil bos bir bidon
El ipek giyinirken sendeki su yirtik don
Kissasina külot uzununa tuman diyorlar


Antires derki, böylesi yasam mi dersin yasam
Gelene agam deyip kücülürsün gidene pasam
Sineye cekmek yasamsa onurlu ölmek ihtisam
Bunlari yazdim diye bana da düsman diyorlar


Antires


DILIN KEMIGI AHLAKIN KIMLIGI YOK

Aska kic dönen cark ediyor,
Zaman gec uyanani fark ediyor
Vurup seriyor postunu yere
Orospuya pezevenge kürk ediyor

Antires


Sen degilmiyidin bana peri getiren
Ilhami getirip sonra geri götüren
Deniz ettin basima bunca dertleri
Dalgalara bogdurup gemileri batiran


Antires


Inci akar ayisiginin altinda gözlerimden

Ne kadar uzarsa uzasin servinin boyu
Deger mi göge, dersin, büyüklügün sanki
Ondaki dogruluk ondaki güzelik huyu
Hep sizin olsun, burada gezeyim yeter ki


Antires


OSMANLI ESSEK ISE TC ESSEKOGLU ESEKTIR

 

Osmanli essek ise Tc essekogluessektir
Vallahi billahi yalan degil inan gercektir
Parlamentosu agizina kadar dolu alcaktir
Dedesi essek kendisi essek oglu essektir


Bagislayin beni insan ictigi suya sicarsa
Düsman dedigi batinin kanatlari altina kacarsa
Ayrani füzeye yakit yapip uzaya ucarsa
Osmanli essek Tc ise essek oglu essektir

 

Incele su tarihi sayfayi medeniyeti bir bir
Katkisi keseci hamami ve kasapci döner
Borcluyum diye aglar hergün hüngür hügür
Müzigi arabesk medil ise göze bayraktir

Antires


EllEZ EFENDI

Ekmekle tadini , asta tuzunu
Kayip etti bulamaz Ellez efendi
Erkek evladiyla, esle , kizini
Calistirdi yine de ac Ellez efendi

Ömür dileyip asmadi otuzunu
Gümüs deyip kesti onca sözünü
Cenesi düsünce kapadi gözünü
Bindi tahta ata gitti Ellez efendi

Cikarip siseden cekti mantari
Bozuldu baskülü cekmedi kantari
Gözümün nuru dedi alnimin teri
Acik gözle gitti Ellez efendi

Bedel sanmisti bir Türk'ü Cihana
Bir türlü et sokamamisti sahana
Bulgur ile birazcik kara lahana
Cemi- cümlesine dedi Ellez efendi

Kisner mi at be hey bos torbaya
Inanip kisnedi bizim Ellez efendi
Titreyip donarken iki odunu sobaya
Koyamadanm titredi gitti Ellez efend

Antires'in itikati yoktur yalana
Nasil etsin desin hakikati kuluna
Bir türlü sokamadan is'i yoluna
Sasa kaldi bizim ördek Ellez efendi

Antires

Antires ,
biz öyle bir Kültürle yetistikki.Öyle bir Felsefeyle yogruldukki.
Birimiz hepimizi hepimizde birimizi tarif ederiz.
Özümüz bir.Sözümüz bir .Yolumuz bir.Sevgimiz bir.
Hepsi Insanda birlesir.
Iste Meluliden sana bir Gönderme:

Ne Haciyiz,Ne ´Hocayiz
Ne Falci ne muskaciyiz
Bizler Guruhu Naciyiz
Mahser Günü Pervamiz yok


Kamil Sözü Kur animiz
Hikmet söyler irfanimiz
Hakikattir erkanimiz
Yalan yanlis Foyamiz yok

Öyünmeyiz aslimizla
Sevisiriz dostumuzla
Ugrasiriz Nefsimizle
Kimse ile davamiz yok

Meluliyim sözümüz bir
Dost umuzla özümüz bir
Yer iceriz Nazimiz bir
Sen ben diye kavgamiz yok

Takil buralara belki birseyler kaparsin.Sor belki birseyler bildigimiz kadar ögretiriz.
Yaklas belki sevmeyi gösteririz.
Korkma belki dostlugu ,güveni bulursun.

Gerci: yezit talib olup gelmez erkana ama

Antires


Ey mesrebi bozuk millet
Alem eder senden illet
Almis olsan biraz ibret
Batinin önüne cul olmazsin

Hayasiza yine maya gerek
It gibi havlamaya ne gerek
Köpekle kurtla iz sürerek
Yola ciksan yol bulamazsin

Be hey köpek niye kuyruklusun
Salvarlisin peki niye sariklisin
Sen batidan cok cok farklisin
Ulursun ancak agiza dil olmazsin

Antires'ten yersin sen samari
Catlamis alnindaki ar damari
Arabin devesi Türkün semeri
Olursun lakin adil olamazsin

Antires


TAMIRCI ANTIRES BAKTI SAAT BOZUK
BUNCA ZAMANA EMEGE DEGMEZ AT YAZIK
OTURMALARI ICIN YAP IYI BIR KAZIK
ÖMÜR BOYU UNUTAMASINLAR ACISINI

Antires
18. Temmuz 2004


Ne Arab'in Ali'siyim, ne Türkün Veli'siyim
Ne Pasalarin nazlisiyim , ne de cilvelisiym
Bana Kizilbasoglu Kizilbas demisler ulan
Ben öz be öz bu topraklarin yerli ahalisiym


Ne Arab'in Ali'siyim, ne Türkün Veli'siyim
Ne zorbanin yalakasiyim, nede cilvelsiyim
Bana Kizilbasoglu Kizilbas demisler ulan
Evrenin asigiyim insanoglunun delisiyim


Kul olmadim Tanriya, egilmedim önünde secde
Köle olup insana sagilmadim, cöllerde Hacda
Usak olup degil, basak gibi egildim yazda
Ucuzlarindan degil , insanlarin en pahalisiyim


Antires


Bügün seksenbir yasinda zulüm
Baykus gibi dolanir basinda ölüm
Cumhuriyet demeye varmiyor dilim
Kutlasinlar, otlasinlar, bögürsünler

Tanklar, panzerler , helköpterler ve ucaklar
Caddelerde dizilip yürüyecekler alcaklar
Jenosidler serefine icip icip kusacaklar
Icsinler, atsinlar naaralarini, bögürsünler


Onlarin ihtirasi, sehveti, doymayan karini
Yüz karasi silueti sogumayan yalanlarini
Cirtlak sesleriyle doldursunlar alanlarini
Varsin anirsinlar, ürüsünler, bögürsünler


Ah, benim Bagratyan'im Nesimi'm benim
Sanim söhretim solmayan isimim benim
Düsmanim, dostum, müttefikim, hasmim, benim
Duysunlar, üzülsünler, ögrensinler, bögürsünler


Cignendi ana topragin dösü at toynaklariyla
O gün bugün dönekleriyle oynaklariyla
sanatsiz, esersiz, yikici barbar, kaynaklariyla
Tepinsinler, övünsünler, bögürsünler


Bizce seksenbir yilda bin yil gibi kanli gectti
Egilmedi, diz cökmedi, yenmedi ama sanli gecti
Seyh Bedrettinli, Seyit Riza'li, Pir Sultan'li gecti
Duysunlar, bilsinler fakat hic mi hic unutmasinlar


Antires

TENESIRCI CEMAL SENER ILE VAHAP'A

Kazanlar kurulmus kayniyor as
Vahap ölülerini ediyor tiras
Tenesirci Sener basliyor yavas
Yikiyor ölülerini; Türk , övün, calis diye

Etme eyleme daha fazla olma malamat
Elimin altinda geliyor en azla malumat
Eger yazabilirsem hepisini sag selamet
Rezil rüsvah edecigim sizleri.......

Yav Antires dil otumu yedin sen
Böyle cildiriyorlar ne dedin sen
Tenesirle , kefini eline verdin sen
Simdi ölüsüne lanet okuyorsun


Antires


Her bir söz cakilan cividir, tirnakla nal'a
Nalladigin essek gibidir anlarsizsa hala
Vur nalina mihina gelmezse eger dogru yola
Ben bu meslegi birakir , artik;lanet okurum


Hacet sandigi icinde tasinir kerpeten
Sandik olmazsa icinde tasinir sepetin
Tirnaga degil de islemisse icine et'in
Ben bu meslegi birakir , artik;lanet okurum


Civi tirnaga cakilirsa cekicle yan
Kesip percinleyip vurdugun zaman
Civarda adini sanini olmazsa duyan
Ben bu meslegi birakir , artik;lanet okurum


Kelime cekic, sesi söz, misralar nal
Nalbantciligin yeridir bugünkü sanal
Tahaaut olrsam birgün, meslegi sen al
Hakkindan gelemezsen sanada lanet okurum


Nalbantci sen olmalisin, esseklerin irkci
Taninmamissa icinde gerceklerin Türkcü
Bu essek semer giyinmeye layik de vur cekici
Duyulmazsa hünerin banada lanet sen okursun

Antires


ZAMANA DAIR EDIYOR SAIR AL TARIFI
NEYLERSIN CAHILIN ARASINDA SEN ARIFI
ZAMAN INSAN(!)DIYE TÜRETMISSE KABAYI
NASIL TANITIRSIN INCELIKLE ZARIFI

ANTIRES

Bakma kim , ne olduguma degil; nasil
Nerede , nasil durduguma bak sen asil

Benzedigini söylerler burnumun Yunan
Cok karistirilar Acemle cehremi inan

Atisina bakip yüregin sanan beni Ermeni
Isterim acip icindeki cevherleri görmeni

Xalo dedi.. bir bas; su kas var ya Kürt
Her yanimin karissik olmasi apayri bir dert

Her kime ne kadar üstelediysem gene
Zevkime yurtsuzluguma dediler Cingene

Ne önmei var bunlarin insan eger
Insan olmanin kriteri herseye deger

Her kimse sigdirmissa kafesine yürek
Islevsiz beyine rol bicmeye ne gerek

Herseye ragmen yüce deli- dolu iyi bir insanim
Cok güdük ve cüce kalmistir hayvansal yanim

Antires ADI yildizlar takimi Antrostan gelir
Isanlarim öfkem devrimci durustan gelir

Antires

HANI SU ... OZAN DEMISTI KI ;

BIR IRMAK GIBIYIZ BIN YILDIR AKAN

YOLU KIZIL TOPRAGA UGRAYINCA RENGI DEGISIP KIZIL OLAN

VE TUZLU TOPRAGI YALAYINCA TADI DEGISEN


VE DE ADI DEGISMEYEN BIR " KIZIL BASLIKTAN " BAHSEDIYORUM

KIZIL BASLIK ANLI KIZIL SECIYE BAGLI SECDE ETMEYEN BIR BASKALDIRININ ADIDIR

PIR SULTAN'LARIN BIZLERE DEVRETTIGI DENIZLERIN IMLEKLERI KOPARDIGI DAR AGACLARI ZALIMLERIN SURATINA CARPTIGI ÖZ'DEN SÖKÜLEN SÖZLERIN DELI KAN SELALERIYIZ

O KIZILBASLIK KI YOKSULLARIN DIRENIS BAYRAGI OLMAYA HAK KAZANMIS BIR ESENLIKTIR

ESENLER ZALIMLERIN ZULMUNE KARSI CIKMAK PASALARIN PUSTLARIN KANLI POSTALLARINI ANIT KABIRE GÖMMELLI

DÖNENLER VE DALGASI DINENLER
DÜN KIZIL ATESKEN BUGÜN SÖNENLER
VE DE YERIN YEDI KATINA INENLER
BILSINLER KI BU ATES HIC MI HIC SÖNMEYECEK

BERLIN'LI FEDAILERI SELAMLIYORUM


ANTIRES

ILHAMI OLANIN SÖZÜ BOL OLUR
MUHABBETI SERBET ILE BAL OLUR
SIZ IBADET EDERSINIZ OLMAZ
BENIM KI IBADETSIZDE KABUL OLUR


NE TANRIYI GÖKLERDE
NE DE YOLU KÖPEKLERDE
ARADIGIMIZI KENDIMIZDE
MERTLIGI GÖZÜPEKLERDE
GÖRDÜK.


Antires


SALVARI SALTAK OSMANLI
EYERI KALTAK OSMANLI
EKENI YOK BICENI YOK
YEYIP ICENI COK OSMANLI

Anonum

halepte bir cellat
yüzüyordu derisini
onun hic mi hic umugrunda bile degildi.
o düsünüyordu halepte katledilen üstadini,asatarabatli´yi
"yüzün" diyordu celaatlarin o istahli ve sefil hallerine bakarak.
"bilmiyorlar bizim hak katinda elimiz oldugunu"
ve haykiriyordu "Enel-Hak" diye
sonra aldi sirtina derisini
baska bir bedende görünmek üzere...

Necm

dara cekilmis isa
carmiha gerilmis mansur
derisi yüzülmüs bruno
diri diri yakilmis nesimi

aslinda
dara cekilan mansur
carmiha gerilmis isa
derisi yüzülmüs nesimi
diri diri yakilmis bruno

aslinda hep bir agizadan enel-hak´dir aslinda

Necm

"Ali Ismayilem alemi seyran eylerim
zülfikar durmaz kininda
günde yüüz bin kan eylerim

görürüm gelen düzeni
kirarim yoldan asani
yeni bastan bu düzeni
bir kavim erkan eylerim"

Necm

 

Varlığın sırrı saklı senden, benden;
Bir düğüm ki ne sen çözebilirsin, ne ben.
Bizimki perde ardında dedikodu:
Bir indi mi perde, ne sen kalırsın, ne ben

Yaşamanın sırlarını bileydin
Ölümün sırlarını da çözerdin;
Bugün aklın var, bir şey bildiğin yok:
Yarın, akılsız, neyi bileceksin?

Hayyam

Avazım Benim

Kasın Mihrabımdır, Kabem Yüzündür
Söylerim Çıktıkça Avazım Benim
Benim Kıble gahım İki Gözündür
Her Vakit Sanadır Niyazım Benim

Cemalin Var İken Gerekmez Cennet
Cennet İçin Asla Eylemem Minnet
Sana Gönül Vermek Farz İle Sünnet
İşte Budur Vakit Namazım Benim

Tuba Dedikleri Güzel Boyundur
Huri Melek Derler, Senin Soyundur
Aşıka Cevretmek Eski Huyundur
Dişi İnci, Dudak Kirazım Benim

Nice Asıkların Aklını Aldın
Nicesin Aşk İle Sevdaya Saldın
Yer İle Bir Ettin, Beni De Buldun
Üst Üste Yıkarak Enkazım Benim

İbreti, Kapında Her Zaman Kulum
Asla Eteğinden Kesemem Elim 
Görmezse Gözlerim Lal Olsa Dilim
Senden Ayrılamaz Bu Özüm Benim

Aşık ibreti
İnsanımız Var

Ey Sofu Bizlere Kem Gözle Bakma
Özünü Farkeden İnsanımız Var
Gerekse Cennete Bizi Bırakma
Bizim De Bir Huri Gılmanımız Var

İster Tapusun Al Cennet Alanın
Meftunu Değiliz Huri Gılmanın
Yarınki Kevserden Sen Doyur Karnın
Bugun Bulup İcen Mestanımız Var

Manasını Biliriz İlm-i İrfanın
Bizce Değeri Yok Kuru Davanın
Bunun İçin Bize Gel Sıkma Canın
Hep Dinlere Önder Vicdanımız Var

Kim Hoşlanır Senin Böyle Halinden
Hem Dua Hem Küfür Çıkar Dilinden
Geçtik Ham Sofunun Kıl-u Kalinden
Hılkati-i Ademiz İzanımız Var

Nesini Yemişiz Bilmem Sofunun
Sanki Düşmanıyız Her Zaman Onun
Ortağı Değiliz Huri Gılmanın
İbreti, Bizim Bir Cananımız Var

Aşık ibreti
Gördüm De Geldim


İlme Hizmet Edip, Uykudan Kalktım
Sarık Seccadeyi Elden Bıraktım
Vaizin Her Gün Ki Vaazından Bıktım
Ramazanı Sele Verdim De Geldim

Karnım Acıktıkca Kederim Arttı
Hele Hac Kaygısı Ayrı Bir Dertti
Paralılar Hemen Hac'oldu Gitti
Seytanı Taşlarken Gördüm De Geldim

Dört Kitabı Koyup Torbaya Astım
Cennet Hurisinden İlgimi Kestim
Muskacı Hocaya Sanmayın Sustum
Agzının Payını Verdim De Geldim

Aklım Ermez Ahret Eğlencesine.
Saygım Var İnsanın Düşüncesine
Hayal Cennetinin Has Bahçesine
Yobaz Sürüsünü Sürdüm De Geldim

İbreti Emelim İnsana Hizmet
Eşim Bana Huri, Evim De Cennet
Hacıya, Hocaya Kalmadı Minnet
İrbiği, Tesbihi Kırdım Da Geldim


Aşık ibreti


Bir Sah olsam hükmederdim cihana
Batil meclisleri yikar giderdim
Mektepler yaptirip bütün köylere
Cehaleti kökten söker giderdim

Fabrikalar kurar idim her yerde
Ikiligi koymaz idim bu serde
Ayri gözle bakmaz idim her ferde
Cihana bir gözle bakar giderdim

Gercek insanlari bilirdim Allah
Ondan baskasina bakmazdim billah
Ne Kabe kalirdi, ne de beytullah
Oraya bir bostan eker giderdim

Bir olurdu fakir, zengin her zaman
Bütün hastalara olurdum derman
Ne gavur kalirdi, ne de müslüman
Hepsini bir yola cekip giderdim

Insanlardan baska olmazdi cennet
Yok olurdu Isa, Musa , Muhammed
Kalkardi dünyadan din ve tarikat
Hepsinin bagini söker giderdim

Görseydim o günü yüzüm gülerdi
Tüm dünya insani bayram ederdi
Ne bir silah, ne bir atom kalirdi
Bir derin kuyuya döker giderdim

Ibret’i der varligimiz bitmezdi
Sofu inat edip hacca gitmezdi
Ayri gayri devlet icab etmezdi
Dünyaya bir bayrak diker gider giderdim

OZAN IBRETI

ÇOK BÜYÜDÜM

Küçük sevgi için
çok büyüdüm
ve büyük sevgi için
çok küçüldüm
gözlerimi açık tutmak için
çok yorgunum
ve uyumak için
çok kaygılı
Gözlerimi açık tutmak için
çok büyüdüm
ve büyük sevgi için
çok yorgun
küçük sevgi için
çok kaygılı
uyumak için
çok küçüldüm
Çok büyüdüm
çok küçüldüm
büyük sevgi için
küçük sevgi için
ve kaygılı yorgun
gözlerimi açık tutarak
uyumak için

Erich Fried

Ben de su dünyaya geldim geleli
Agir cifte döner harmanim mi var
Neyleyim dünyanin mülkünü malini
Hesabini görmeye fermanim mi var


Bu mülkün hesabini bizden sorarlar
Onun icin elini vardan cekmis veliler
Harami var deyip ha bre korku verirler
Benim ipek yüklü kervanim mi var


Yitir su gönülden hileyi yitir
Güclü ol uzat elini anana yetir
Bana der al gam yükünü sen götür
Benim dert götürecek dermanim mi var


Pir sultan Abdal`im deyince överler
Zehir zikkim oldu emecegim sekerler
Güzele asik oldum deyi adimi cekerler
Benim Pirden gayri sevdigim mi var


Pir Sultan Abdal


Çıkardılar kisvesini başından
Soyuyorlar Şahı Merdan Ali'yi
İndirdiler teneşirin üstüne
Koyuyorlar Şah'ı Merdan Ali'yi

Fatma Ana ağlar şol yaşın yaşın
Şundan gördüm Düldül'ün kişneyişin
Ol Şahı Merdan'ın kıbleye başın
Çevirdiler Şahı Merdan Ali'yi

Mürekkebi Zemzem ile ezdiler
Üst başına Mim duasın yazdılar
Kubunın da Ak Deve'ye kazdılar
Gönderdiler Şahı Merdan Ali'yi

Kasdettiler İmamlann soyuna
Zehirler kattılar Hasan payına
Kefenini Ab-ı Zemzem suyuna
Batırdılar Şahı Merdan Ali'yi

Pir Sultan Abdal'ım hoş hava ile
Arşa direk dikti bir dua ile
Kanber'in yedtiği Ak Deve ile
Götürdüler Şahı Merdan Ali'yi

Pir Sultan Abdal


TANRI BABA

Tanrı Baba, bir sabah uyanınca,
Biz insanları düşündü nasılsa,
Gitti pencereye: "Kim bilir, dedi;
Belki o gezegen yok oldu gitti.
Ama baktı, uzakta, çok uzakta,
Bir köşecikte fır dönüyor dünya.
Şeytan canımı alsın, dedi Tanrı,
Alsın vallahi bir şey anlıyorsam
Bu dünyalıların tutumlarından.

Ey benim minnacık yaratıklarım,
Ak ve kara, donuk ve yanıklarım,
Dedi Tanrı, en babacan haliyle;
Sizi ben yönetiyormuşum sözde.
Oysa, görüyorsunuz, Allah'a şükür,
Benim de sürüyle bakanlarım var,
Şeytan canımı alsın, dedi Tanrı,
Alsın vallahi, çocuklar, bu bakanları
İkişer üçer atmazsam kapı dışarı.

Boşuna mı kızlar verdim, şarap verdim size?
Güzel güzel yaşayasınız diye.
Nasıl olur da siz benim inadıma
Orduların Tanrısı dersiniz bana?
Ne yüzle adımı alıp dilinize
Top atarsınız birbirinize?
Şeytan canımı alsın, dedi Tanrı;
Alsın vallahi, çocuklar, bir tek
Orduyu kumanda ettiysem bugüne dek.

Şu süslü püslü zibidilerin işi ne
Yaldızlı tahtlar üstünde?
Nedir o kasılmaları, böbürlenmeleri?
Beslediğimiz bu karınca beyleri
Sözden benden kutsal haklar almışlar
Benim inayetimle kral olmuşlar
Şeytan canımı alsın, dedi Tanrı;
Alsın vallahi, benden geldiyse eğer
Sizleri böyle kötü yönetenler.

Hiç bana kızmayın artık, çocuklar;
Temiz yürekli olun, bana yeter.
Sevişin, güle oynaya yaşayın,
Sizi yakar makarım diye korkmayın
Kralına da, yobazına da basın kalayı...
Ama keselim, Allahaısmarladık
Curnalcılar duyarsa yandık
Şeytan canımı alsın, dedi Tanrı
Alsın vallahi, o yüzsüz herifleri
Sokarsam kapımdan içeri.


BERANGER


Dünyanın Üstünde Kurulu Direk

Dünyanın Üzerinde Kurulu Direk
Emek Sayılmadan, Sızlar Bu Yürek
Bu Düzeni Kim Kurmuş Bizler De Bilek
Söyle Canım Söyle Dinlesin Canlar

Ocağa Koymuşlar Köşe Taşını
Hak Kollasın Gerçeklerin İsini
Bir Gün Ağrıdırlar Senin Başını
Söyle Canım Söyle Dinlesin Canlar

Pir Sultan Abdal’ım Farz Eylesinler
Yola Gelmeyenden Edilmez Minnet
Cümlenin Muradı Dünyada Cennet
Söyle Canım Söyle Dinlesin Canlar

Pir Sultan Abdal


HER KOYUN KENDİ BACAĞINDAN

Behlül Dânâ şehirde, dolaşıp ara sıra,
Nasîhat ediyordu, bir kısım insanlara.

Ve eğer görür ise, bâzı yanlış işleri,
Derhal îkâz ederdi, gidip o kişileri.

Bu durumdan rahatsız olan bâzı kişi de,
Şikâyet eylediler, onu Hârûn Reşîd'e.

Dediler ki: "Behlül'e, söyleyin de ey sultan,
Yaptığımız işlere, karışmasın her zaman.

Bizim günahımızla, ne derdi var ki onun,
Hem kendi bacağından, asılmaz mı her koyun?"

Çağırdı Hârûn Reşîd, Behlül'ü sarayına,
Halkın şikâyetini, söyledi aynen ona.

O, terk etti sarayı, hiç bir cevap vermeden,
Ve bir kaç koyun alıp, onları kesti hemen.

Her sokağın başına, o kesik koyunları,
Kendi bacaklarından, asıverdi onları.

İnsanlar bunu görüp, dediler: "Ne olacak,
Delinin yapacağı, nihâyet budur ancak."

Lâkin günler geçtikçe, o etler kokuyordu,
Bundan bütün mahalle, rahatsız oluyordu.

Artık durulmaz oldu, bu kokudan nihâyet,
Halk gidip halîfeye, eylediler şikâyet.

Dediler: "Ey halîfe, Behlül'e söyleyiniz,
Astığı koyunlardan, bîzar olduk hepimiz."

Hârûn Reşîd, Behlül'ü çağırıp sordu hemen,
O ise şöyle dedi, halîfeye cevâben:

"Kendi bacaklarından, astım ben her koyunu,
Ne için şikâyete, geldiler size bunu?

Demek ki bu şekilde, asılsa da her koyun,
Kokunca, her insana, zararı varmış onun.

Anlatmak istedim ki, onlara ben bu halle,
"Bir kötünün şerrini, çeker bütün mahalle."

Behlül

güzel sahtan bize bir dolu geldi
bir sen ic sevdigim birde bana ver
abdal musa kizil veliden geldi
birsen ic sevdigim birde bana ver

payim gelir erenlerin payindan
oniki imam nesli ali soyundan
kirklarin ezdigi engür suyundan
bir sen ic sevdigim birde bana ver

beline kusanmis nurdan bir kemer
askin dolusunu icenler kanar
herkes sevdigine bir dolu sunar
bir sen ic sevdigim birde bana ver

pir sultanim hami hasi secerim
ask okurum ask kitabin yazarim
pir elinden bade gelse icerim
bir sen ic sevdigim birdr bana ver

Pir Sultan Abdal

su aleme bir nur dogdu
muhammed dogdugu gece
yesil kandil nura indi
muhammed dogdugu gece

huri kizlarin hepisi
taptigi dinler tapusu
her biri bir sehirdiler
muhammed dogdugu gece

sah hatayi der kardaslar
sinemden akittim yaslar
yüz kilise yere indi
muhammed dogdugu gece

Şah Hatayi

Eski libas gibi aşıkın gönlü
Söküldükten sonra dikilmez imis
Güzel sever isen gerdanı benli
Her güzelin kahrı çekilmez imis

Seyrani'nin gözü gamla yaş imis
Benim derdim her dertlere baş imiş
Ben bağrımı toprak sandım, taş imiş
Meğer taşa tohum ekilmez imiş

SEYRANI

 

Gafil kaldir gönlündeki gümani
Bu mülkün sahibi Ali degil mi
Yaratmistir onsekizbin alemi
Iriskini veren Ali degil mi (Kul Himmet)

Var ettin evreni , bugünü mekan
Gahi asikar oldun, dahi de pünhan
Nurundan nur kattin, yarattin insan
„La ilahe illa Ali“ olan Sah! (Meluli)

Ali ismi dört kitapta okunur
“La ilahe illa Ali” yazili
Zikredenler ezazilden sakinir
“La ilahe illa Ali” yazili (Kul Himmet)

Pir Sultan, Ali Sahimiz
Göge ulasir rahimiz
Onikimam katarimiz
Uyamazsin demedim mi (Pir Sultan Abdal)

Ali Candir Ali Canan
Ali dindir Ali iman


Ey zaman, bilmez misin ettigin kötülükleri ?
Sana düser azaplarin , tövbelerin beteri.
Alcaklari besler , yoksullari ezer durursun:
Yan bunak bir ihtyar , ya da essegin biri.


Her sabah dogarken yeni bir gün
Bir günde eksilir su ömürden;
Her sabah bir hirsiz gibidir
Elinde fenerle gelen

Hayyam

 


SAKIN HA!!!

Iyi yürekli mi, akilli mi, yanas korkma.
Nobran mi, yetersiz mi, kac bucak bucak.
Akilli insan zehir sunsa al, ic.
Nobran bal serbeti uzatsa , sakin ha !

Hayyam


Bilge, yüce varligin seyrine dalar
Gafil ise onda dostluk düsmanlik arar
Deniz, deniz oldugu icin dalgalanir
Cöpe sor, hep onun icindir dalgalar

Hayyam


 

SIKIYSA

Günesi balcikla gelde siva.
Gizli sarkilari gelde söyle.
Bir güzel inci cikardi akil,
Düsüncemin denizinden,
SIKIYSA gelde elde al.

Hayyam


Senden benden öncede vardi gün bu gece
Felek dönüp durmaktaydi her gördügünce
Usulca bas topraga, cünkü bastigin yer
Bir güzelin gözbebegiydi bes on yil önce


Yasamini akla uydurman gerekir,
Ama bilmezsin akla uygun olan nedir;
Bereket eli cabuktur Zaman Usta'nin
Basina vura vura sana da ögretir

Hayyam


Özgürlük yoluna girmezsen,
bu yolda kosmazsan var gücünle,
yikamzsan yüzünü kaninda yüreginin,
yarin avcunu yalarsin.
Er dedigin kendini yok bilmedi mi,
cayir cayir yanmadi mi yürek dedigin,
hadi öyleyse, topla PILIYI PIRTIYI
ugurlar olsun....

Hayyam


Yetmis iki ayri millet, bir o kadarda din
Tek kaygisi seni sevmek benim memleketimin
Kafirlik müslümanlik neymis, sevap günah ne?
Maksat sensin , araya dolambaclar girmeden


Yazik , gönül ; derdine derman bulmadi
Canim dudagima geldi canan gelmedi
Dünyadan habersiz son ermekte ömrüm
O ask efsanesi hala bir türlü sona ermedi

Hayyam

Hırsı bırak da, yorulma;
Geçimde tamaha kapılma...

Niçin malı cem edersin;
Kime topladın bilemezsin!

Rızık vaktiyle ayrıldı;
Sû-i zan faydasız kaldı...

Her hırs sâhibi fakirdir;
Her kanaatkârsa zengin.

BEHLÜL

 

Yurdumuza huzur gelmesi icin
verelim elele Alevi genclik
Tüm ezilenlerin gülmesi icin
verelim elele Alevi genclik

Asirlar boyunca hep hor görüldük
yurdumuzdan uzaklara sürüldük
Marasta, Sivasta bizler vurulduk
Verelim elele Alevi genclik

yakiyorlar bizi hinogluhinler
Kallesce pusular kurar hainler
Artik bizim gücümüzü bilsinler
Verelim elele Alevi genclik

Hepimizin davasidir bu dava
uyuyorsun gaflettesin sen daha
Yobazlarin zülmü gelmez hesaba
verelim elele Alevi genclik

Insana insanca bakar gözümüz
Insanlik askiyla dolu gözümüz
Özgürce calinsin gönül sazimiz
Verelim elele Alevi genclik

sevdai Metinden bu haykirislar
Ancak bizimle gelir barislar
Kendini bilmezler bizi taslar
Verelim elele Alevi genclik

 

Su milletin hak sancagini
Cekelim bakalim nicolursa olsun
Teber cekip zaimlerin kanini
Dökelim bakalim nicolursa olsun


Pir Sultanim dostlar yardimetmezmi
Erenler baginda bülbül ötmezmi
Gayri cekdiäimiz yetmezmi
Cikalim bakalim nicolursa olsun

Pir Sultan Abdal


"sorma be birader mezhebimizi
biz mezhep bilmeyiz yolumuz vardir
cagirma meclisi riyaya bizi
bizim hak katinda elimiz vardir"

Seyit Nesimi

padisah katlime ferman dilerse
gene gecmem ala gözlü sahimdan
kefenim bicilse mezar katzilsa
gene gecmem ala gözlü sahimdan.

huzuru katlime ferman dilerse
ciksam tenesire tabut sürülse
cellatlar karsimda satir bilese
gene gecmem ala gözlü sahimdan.

pir sultan abdali derim billahi
huzuru mahserde dilerim sahi
...... ....... ..... ....
gene gecmem ala gözlü sahimdan.

Pir Sultan Abdal


"Bayram, yeni elbiseler giyenler için değildir.
Ancak ilâhî azâptan emin olanlar içindir.
Bayram bineklere binenler için de değildir.
Ancak hatâ ve isyânı bırakanlar içindir

BEHLÜL

Yunus Emre

Gah eserim yeller gibi
Gah tozarim yollar gibi
Gah akarim seller gibi
Gel gor beni ask neyledi

Yolumuz Bizim


Silip päk eyledik, yoktur korkumuz
Agir gölü mekan ettik yurdumuz

Kimselerde yoktur, asla korkumuz
Ikrar,iman olmus yolumuz bizim
 
 Ikrar iman yoldas olsa ne olur
 Dünya ana cadde olur, yol olur
 Insan olan talip olur kul olur
 Hakka giden yoldur,yolumuz bizim
 
 Hakka dogru giden ikarar imandir
 Hak ikrar ulu mihmandir
 Ulu divan kurulacak zamandir
 Hakkin divaninda davamiz bizim
 
 Hakimde titresir dag ile taslar
 Cogunun gözünde akar kan yaslar
 Dünyaya güvenen hükmeden baslar
  Haleden hale koyar ulumuz bizim
 
 Hasani ezzelden koyun cabani
 Agir gölde kurar ulu divani
 Ayiracak hayvan ile insan
 Hakikat noktasi varimiz bizim

(Baş köylü Hasan Efendi)

İSLAM BİZİM NEREMİZDE ?

Haci bilmem hoca bilmem
Beş vakit namazı kılmam
Ramazanda oruç tutmam
İslam bizim neremizde ?

Çarşafım yok türbanım yok,
Ehl-i sünnet fermanım yok
Arafat'ta kurbanım yok,
İslam bizim neremizde

Cemimde yok sazımda yok
Karımda yok kızımda yok,
kırpık sakal yüzümde yok
İslam bizim neremizde,

Dem çekerim dolumda yok,
Bilimde yok ilimde yok,
Türkçe duam dilimde yok,
İslam bizim neremizde

Mezhep deyip nifak sokmam,
Tekbir ile insan yakmam,
Tespihim yok takva takmam,
İslam bizim neremizde,

Kandilimiz gecemiz yok
Arapçamız hecemiz yok
Hülleyecek kocamız yok,
İslam bizim neremizde ?

Muhammet'le Ali öldü,
Soyu sopu sürgün geldi,
Meydan Muaviye'ye kaldı,
İslam bizim neremizde,

Ehl-i beyt benim dostum
Ezdiler bağrıma bastım,
Ben İslam'a çoktan küstüm,
İslam bizim neremizde,

Saltanatı halifesi,
Hiç tanımam neyin nesi,
İrticası, Kara sesi
İslam bizim neremizde,

Tutturmuşlar ehl-i sünnet,
Ne cehennem ne de cennet,
Kül köle değilim ümmet,
İslam bizim neremizde,

Tüm dinlerden alıntım var,
Şamanlıktan kalıntım var,
Çok üzgünüm anlatmak zor
İslam bizim neremizde,

Özümde benlik yazılmaz,
Kimseye kuyu kazılmaz,
İç abdestim hiç bozulmaz,
İslam bizim neremizde,

Arıyorum tarıyorum,
Can gözüm var görüyorum,
GAZİ METİN soruyorum,
İslam bizim neremizde ?

Hüseyin Gazi Metin

 

Çıkardılar kisvesini başından
Soyuyorlar Şahı Merdan Ali'yi
İndirdiler teneşirin üstüne
Koyuyorlar Şah'ı Merdan Ali'yi

Fatma Ana ağlar şol yaşın yaşın
Şundan gördüm Düldül'ün kişneyişin
Ol Şahı Merdan'ın kıbleye başın
Çevirdiler Şahı Merdan Ali'yi

Mürekkebi Zemzem ile ezdiler
Üst başına Mim duasın yazdılar
Kubunın da Ak Deve'ye kazdılar
Gönderdiler Şahı Merdan Ali'yi

Kasdettiler İmamlann soyuna
Zehirler kattılar Hasan payına
Kefenini Ab-ı Zemzem suyuna
Batırdılar Şahı Merdan Ali'yi

Pir Sultan Abdal'ım hoş hava ile
Arşa direk dikti bir dua ile
Kanber'in yedtiği Ak Deve ile
Götürdüler Şahı Merdan Ali'yi

Pir Sultan Abdal

 

 
 
 
Bugün 22792 ziyaretçi (39038 klik) kişi burdaydı!
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol